Güzel tabirinin yetersiz kaldığı ilçe: Safranbolu

Huzurun bolu, manzaranın bolu, tarihin bolu… Safranbolu, Karabük’e bağlı, ‘’güzel’’ tabirinin yetersiz kaldığı, güzellik abidesi bir ilçemiz. Karadeniz Bölgesi’nin incisi olan, tarih kokan bu ilçeyi hala gezmediyseniz eğer, mutlaka gitmelisiniz.Safranbolu’da gezilecek yerler listesi oldukça kabarık ama bu durum sizi korkutmasın, hepsi birbirine yakın. Seyahatinizi bir güne sığdırabileceğiniz mesafelerde bulunuyor.Tarih kokan evlere ve şirin mi şirin eski çarşıya inmeden önce, gözlerinizi manzaraya doyuran, doğa ile iç içe olan, dünyanın sayılı kanyonlarından biri olarak kabul görmüş Tokatlı Kanyonu ve onu en iyi şekilde görmenizi sağlayan Safranbolu Cam Teras’ı görmenizi öneriyorum. Manzarayı ayaklarınızın altına seren Kristal Teras’a çıktığınızda yüreğiniz çarpacak, çok heyecanlanacaksınız.


Burayı olabildiğinde erken saatte ziyaret edin, yoksa kalabalıktan dolayı doğanın ve manzaranın tadına varamazsınız hatta fotoğraf bile çekemezsiniz. Kanyon’un kapı komşusu, buraların güzelliğini ikiye katlayan İncekaya Su Kemeri’ni de görmeden geçmeyin derim.

Bir Anadolu ikonu: Safranbolu   Evleri

Bu ilçenin güzelliğinin dillere destan olmasında en büyük etken olan Eski Çarşı ve tarihi evleri anlatmaya geldi sıra. Safranbolu’nun tarihi evleri, bozulmamış dokusu, taş sokakları ve çarşısı tüm güzelliğiyle bir araya toplanmış sizi bekliyor, gezdikçe sizi içine alıyor. Eski zamanlara yolculuk yapıyor ve huzur doluyorsunuz.

Safranbolu’nun geçmişe yolculuk yaptıran diğer iki çarşısı ise Demirciler Çarşısı ve Yemeniciler Çarşısı. Buralar da birbiriyle yarışacak kadar eşsiz güzellikte, huzur dolu. Demirciler Çarşısı’nda tokmak sesleri ile adımlayıp, kendinize ve sevdiklerinize el yapımı hatıralar alabilir, Yemeniciler Çarşısı’nda sağlı sollu sıralanmış 45 adet ahşap dükkanın arasında gezebilir ve kumda pişen kahvenizle keyif yapabilirsiniz.



Eski Çarşı’nın içinde Kaymakamlar Gezi Evi karşınıza çıkacak. 19.yy’dan günümüze kadar ayakta kalmayı başaran bu ev, geçmiş dönemlerin yaşam tarzını, kültürünü ve eski Osmanlı konaklarının yapısını her odada bir başka şekli ile karşınıza çıkaran bir müze ev. Oralara kadar gitmişken mutlaka gezmelisiniz.

Safranbolu’nun gözbebeği: Cinci Hanı

Safranbolu’nun sokaklarında gezmekten yorulduysanız şimdi Cinci Han’da bir yorgunluk çayı içmek için ara verebilirsiniz. 1600’lü yıllarda inşa edilmiş olan bu han Osmanlı mimarisinin en güzel örneklerinden.



Çay molası ardından ilçeyi kuş bakışı seyretmek ve harika fotoğraflar çekmek isterseniz sizi Hıdırlık Tepe’sine gitmenizi söyleyebilirim . Bence  buradan o güzelim evlerin manzarasına bakmadan dönmeyin, pişman olursunuz.
Gezilecek diğer yerler ise; Bulak Mencilis Mağarası, Safranbolu Kent Müzesi ve Yörük Köyü. Aracınız var ise akşamüstü kalabalık dağılırken Yörük Köyü’ne gitmenizi şiddetle öneriyorum. Safranbolu’nun minyatürü, çok ama çok sevimli bir yörük köyü burası.






















Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar